4 Kasım 2014 Salı

yemin ediyorum

uyuyorsun ıslık çalıyor burnun
sana gecenin içinden böcek ötüyorum
kötülüyorum
bir devleti içinde yaşa diye kuruyorum
çiçek desenli yataklarda uyuyamamış çocukların
ölmesi gibi gözlerin
gözlerim sana ölüyor
ölüm sana göz
gör
uyan gecenin içinden sana ay parlıyorum
ben bir yol kenarıyım
uzun yollarında burnunun
burnunun ucunda bir köy buldum
sana süt sağıyorum
terini biliyorum

uyuyorsun ıslık çalıyor burnun
dönüp bakıyorum
gözlerimi bile yavaşça açıyorum
çünkü öyle güzel uyuyorsun ki

bir kitap aldım
içinde yazıyor ki
meğerse aşk zaten okulda kalmış
ben okulu bırakalı çok oldu
ben yaşamayı külden bıraktım

bir kitap aldım
yazıları çapraz yazıyor
az para verdim
benim için çoktu

bir kitap aldım
satıcı hiç gülmedi
oysa bir kitap aldım
çok komikti

biri şehri bombalasın
yoksa suç benim üstüme kalacak
kalemim kırıldı elektrikler gitti
biri şehri bombalasın ışık yok
şiir okuyasım var

yangın özledim soba
ademi özledi havva
allahı özledi muhammed
annemi özledim ben
annem öldü allahım

karanlık uyuyorum karanlık uyumuyor bende
baş ucumda mendil dolusu yaş
ellerim bir parça kömür
yüzüme bakma akıyor son görüştüğümüz gün
yüzüm gün

sözüm söz krallar kadar uçuk olacağım
kral kadar çıplak
kral kadar acımasız
gel şarlatan ol
sözüm benim senden hatırladığım kelimelerden ibaret
dilim dilinin döndüğü kadar dönüyor işte
gülüyorum dudaklarım dudakların gibi ayrılıyor evrenden
bende bir ceviz ağacıyım ama kestiler
sevgililer sahipsiz kaldı

sözüm söz sevgilim
balkonun kapısını yapacağım
musluğu da fazla sıkmayacağım
çöpleri de zamanında atacağım
dön

güzel gelmiyor artık güzel
çirkinler hep çirkin başka yolu yok
ya doktor olacaklar ya profesör
biz devlet memuru polis taksici
sabah uyanmamdan belli olmuyor mu
her gece rüyamda görmekten mutluyum
yüzüm gülmüyor gündüz
rüya istiyorum geceyi özlüyorum

uyuyorsun uyu
ıslık çalıyor burnun
havlıyor köpekler
ben sana sıcak ekmek alıyorum düşünsene
enseme çarpan nefesinden uyanıyorum
hayalleri evde bıraktım işe gidiyorum

bence küçük iskender hiç aşık olmamış
ama çok aşık görmüş
çok sarsılmış görmüş
çok sarhoş
sarhoş zaten çok
bende çok sarsılmış gördüm
hiç aşık görmedim
ama çok aşık oldum

ayracımı kaybettim
neresinden devam edeceğim bu yaşamaya
dertliyim babam öldü
mezar taşına baba mı yazdıracağım

sirke kokuyor ellerin
yinede bırakmıyorum

ölü dolu otobüs
kazayı geri alın ve yaşasınlar
yaşasın atatürk ölmemiş
şimdi hapı yuttu kemalistler

başım ağrımıyor kalbim düzgün
saçlarım kısa sakallarım uzun
işportacıyım satıyorum ses
ses çıkarmayın
ölü dolu otobüs

anneler yaşlanınca daha çok ağlıyor
biriktirmişler onca sene
ben çocukken çok ağladım
yani rahatım canım acıdığını belli etmiyor yüzüm
sana kelebekten kalma kozada sevgiler veriyorum
yemin ediyorum